Kendimi sevmeyi, küsmemeyi öğrenmeye başladım. Zaman zaman kendini beğenmiş bi’ hergele oluyorum bazen de dünyanın en ezik, en vasat Gregor Samsavari bi’ Notre Dame’ına dönüşüyorum/dum.
Artık bu boktan hayatı kusurlu, eksik, berbat, çirkin, aptallarla dolu olduğunu bilerek güzel buluyorum. Dünyaya Armağan Çağlayan eleştirmenliğiyle bakmak iyi bir şey değil.
Ve şimdi daha mutluyum ben, acılar sıradanlaştıkça.